Sanırım ilkokulda falandık. Bir yerden
elimize Battal Gazi romanı geçti. Ben de okudum, ağabeyim de okudu. Yarısı yırtılmış
eksik bir kitaptı; en heyecanlı yerinde bitiyordu. Ağabeyimle bu kitabı bulup satın almaya
karar verdik. Sanıyorduk ki bu kitap her yerde bulunur. Adını söyler söylemez şak diye çıkarır verirler.
İlçemizde bulunan iki kitapçıya da
baktık ama aradığımız Battal Gazi yoktu. Onun yerine başka Battal Gazi aldık. Abdullah
Ziya Kozanoğlu’nun Battal Gazi’si. O, yarısını okuduğumuz Battal Gazi’nin tadı
yoktu ama bu da Battal Gazi'ydi. Battal Gazi, Battal Gazi’dir dedik, ikimiz de okuduk. Sırayla Abdullah Ziya
Kozanoğlu’nun diğer tüm kitaplarını da alıp okuduk. Sonra Oğuz Özdeş falan. Öyle öyle
farkında olmadan okuma alışkanlığı elde etmişiz meğerse.
Ortaokulda, Lisede de okudum fırsat
buldukça. O gün bu gündür okurum, okumaya çalışırım. Genellikle roman. Yatınca bir yarım saat okumazsam uykum gelmez.
Bir ara yabancı yazarlardan okudum. 200’den
fazla kitap. Bir katil ve bu katili bir sürü maceradan sonra yakalayan
birileri. Yada buna benzer heyecanlı bir girişten sonra gelişen olaylar. Baktım ki o kadar kitaptan aklımda kalan
sıfıra sıfır. Ne olayları hatırlıyorum doğru dürüst, ne kitaptaki kahramanları, ne de yazarları. Sosyete pazarında bulunan, her gittiğimde de 5-6 kitabı elime tutuşturan
korsan kitapçıma uğramaz oldum. Kitapçılardan orijinal bakılı kitaplar almaya başladım.
Yeniden yerli yazarlara döndüm.
Ne yalan söyleyeyim ön fikirle
yaklaşarak bazı yazarları hiç okumazdım. Fakir Baykurt’tan başladım. Talip
Apaydın, Kemal Bilbaşar, Abbas Sayar, Necati Cumali, Mahmut Makal vb. Birkaç yılda hemen hemen
bütün kitaplarını okudum. Erol Toy sarmadı. Yaşar Kemal'in İnce Memed dışındakiler gitmedi, ağır geldi.
Ne güzel kitaplar yazmışlar meğer.
Fırsat buldukça bu kitaplardan
bahsetmek, zaman zaman özet vermek isterim.
Suat Zobu
.
0 yorum: "Kitap Okuma Alışkanlığı"