pencerenize karartın vururdu ben sokakta dururdum

o cumbalı evinizin balkonundan bakardın

uykusuz geçerdi gecelerim gurur yapar sana diyemezdim

ben ekmek aş yiyemezdim ey yar yiyemezdim

Comments

28 Mart 2014

Suriye Başka Bahara

2 Ağustos 1990 gecesi Irak Kuveyt’i işgal etti.

Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde 28 devletten oluşan ve sayısı 956.600 askere ulaşan Koalisyon Güçleri oluşturuldu. Saddam Yönetimi 28 Ağustos 1990’da Kuveyt’i Irak’ın 19. ili olarak ilhak ettiğini açıkladı.


Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi 29 Kasım 1990’da Irak’ın 15 Ocak 1991’e değin Kuveyt’ten çekilmemesi halinde kuvvete başvurulmasını öngören bir karar aldı.

Irak Kuveyt’ten çekilmedi. 16-17 Ocak 1991 gece yarısı ABD öncülüğündeki Koalisyon Güçleri “Çöl Fırtınası” adıyla hava bombardımanı başlattı.

24 Şubat’ta Suudi Arabistan’ın kuzeydoğusundan Kuveyt içlerine ve Irak’ın güneyine doğru geniş çaplı bir müttefik kara saldırısı başladı. 100 Saatlik bu kara harekatında Irak direnişi çökertildi. 28 Şubat’ta ateşkes ilan edildiğinde, Irak direnişi bütünüyle kırılmış bulunuyordu. Ateşkes, Bağdat saatiyle 28 Şubat günü saat 08:00’de uygulamaya konuldu.

KAYIPLAR:

Koalisyon: 392 ölü, 776 yaralı,

Kuveyt: 1.200 ölü, Kuveytli sivil: 1.000+ ölü

Irak: 20.000–35.000 ölü, 75.000+ yaralı, 60.000+ esir, Iraklı sivil: ~3.664 ölü (bombalamalarda)

x

20 Mart 2003’te ABD tarafından, kitle imha silahları olduğu gerekçesiyle Irak’ın işgali başlatıldı. Irak hükümeti ve ordusu üç hafta içinde çöktü. 9 Nisan 2003 tarihinde Bağdat’ın düşmesinden sonra Saddam Hüseyin izini kaybettirdi. 22 Temmuz’da Saddam Hüseyin’in oğulları Uday ile Kusay, Irak’ın Musul kentinde düzenlenen operasyonda Amerikan kuvvetleri tarafından öldürüldü. Saddam da 13 Aralık 2003’te Tikrit yakınlarında bir çiftlik evinde ABD güçlerince yakalandı.

Irak’ta 1,5 milyonu aşkın sivil öldü. İnsanlar işkenceden geçti, kadınlara tecavüz edildi. Kuzey Irak’ta resmen Kürt Devleti kuruldu.

x

Koalisyon Güçlerine açıkça destek veren dönemin Cumhurbaşkanı Rahmetli Turgut Özal “1 koyup 3 alacağız” demişti. Hiç bir şey alamadığımız gibi, 500.000 Kuzey Iraklı mültecinin yükü de bize kaldı. 10 yıllık ticari kaybımız ise 100 milyar Dolar oldu.

x

1991 Yılında Koalisyon Güçleri isteseler, Saddam Hüseyin’i devirip, Irak’ı ele geçiremezler miydi?

Neden 2003’e kadar beklediler?

Şartların olgunlaşması için.

x x x

1981 Ağustos’unda ABD uçakları Sirte Körfezi’nde iki Libya uçağını düşürdü.

1986’da yine ABD uçakları Libya lideri Muammer Kaddafi’nin karargâhını bombaladılar, Kaddafi bu olayda yaralandı.

Libya’ya yönelik bu saldırıların tek sebebi Libya yönetiminin Amerika’ya kafa tutması ve Amerikan politikasını kendi ülkesinde uygulamaya yanaşmamasıydı.

1988 yılında Pan-Am Havayollarına ait 103 numaralı uçak İskoçya’nın Lockerbie kasabası üzerinde düşürüldü. Batılı ülkelerce konuyla ilgili başlatılan soruşturma sonucunda iki Libya vatandaşının olayla ilişkileri olduğu ileri sürüldü. Kaddafi’nin Batılı ülkelerin yargılanmak üzere Hollanda’ya teslimini istediği Libyalıları teslim etmeyerek facianın sorum­luluğunu reddetmesi, 1992 yılında Birleşmiş Milletler’in yaptırım kararı almasıyla sonuçlandı. Bu yaptırımların etkisi Libya üzerinde oldukça ağır oldu.

Uluslararası izolasyonun yükünü taşıyamayacak hale gelen Libya, sonunda 1998 yılında ABD ve İngiltere’nin şüphelilerin Lahey’de yargılanması teklifini kabul ederek Locker­bie faciasının sorumlularını 1999’da İskoçya’ya teslim etti.

Libyaya uygulanan yaptırımlar kaldırıldı.

2003 yılında ABD tek taraflı uyguladığı yaptırımları kaldırmış ve 2006 yılında Libya’yı terörü finanse eden ülkeler listesinden çıkarmıştır.

x

Libya’nın en büyük ithalat ortakları: İtalya (%27,8), Almanya (%10,5), İngiltere (%7), Fransa (%5,8), Çin (%10), Türkiye (%9,3), Güney Kore (%6,4) ve Mısır’dır (%5,1).

En büyük ihracat ortakları İtalya (%39,1), İspanya (%13,5), Fransa (%6,1), Çin (%5), ABD (%5), Brezilya (%2,4) ve Tunus’tur (%2).

x

2011 yılında Arap Baharı’nın etkisiyle Libya’da bir iç savaş yaşandı.

23 Ağustos 2011 günü Trablus’un düşmesiyle Kaddafi rejimi yıkıldı.

Kaddafi 20 Ekim 2011 tarihinde, memleketi Sirte’de yakalandı, linç edilerek öldürüldü.

Sol kulak ile göz aralığının ortasında ve sağ alt karın boşluğunda kurşun izleri bulunuyor.

Kaddafi 25 Ekim 2011 tarihinde Sahra Çölünde kimsenin bilmediği bir yere gömüldü.

x

1990’lı yıllarda Amerika Birleşik Devletleri isteseydi Kaddafi yönetimini devirip Libya’yı ele geçiremez miydi?

Neden 2011’e kadar beklediler?

Şartların olgunlaşması için.

x x x

Şu anda Suriye’de acemice kurgulanmış bir senaryo uygulanıyor.

Bu Amerika’nın, İngiltere’nin planı olamaz.

Maalesef Suriye kabağı da Irak gibi Türkiye’nin başına patladı.

Kuzey Suriye’de, Türkiye sınırı boyunca, güvenliksiz bir bölge oluşarak PKK’nın Suriye uzantısı PYD’nin denetimine geçti.

Suriyeli sığınmacılar bize kaldı, masrafları da cabası.

Çocukları üniversiteye sınavsız alınacak.

Milyonlarca Dolar giderimiz var. Ne katkı yapan başka devlet var, ne çözüm üreten.

Bizi kışkırtan yabancı ülkeler tasını tarağını toplayıp gitti, uzaktan kıs kıs gülüyorlar.

x

Bir zamanlar "SuriyeMuhalefetinin Dostları" adıyla toplantı üstüne toplantı yapıyorlardı.

Esat rejimini devirmeye kesin kararlıydılar.

Sonra sus-pus oldular. Kimsecikler kalmadı.

x

Yoksa Suriye’de de bu iş kuluçkaya yatırılıp, şartların olgunlaşması için 8-10 yıllık süreç mi beklenecek?

Neden olmasın, ABD hiç acele etmez ki!...

O zaman yandı gülüm keten helva!..

Yıllık 8-10 milyar Dolarlık sınır ticaretine mi yanarsın, yoksa başına kalan sığınmacılara bedavadan yedirip içirmene mi?

x

Aylar önce Amerika Birleşik Devletleri isteseydi Esat yönetimini devirip Suriye’yi ele geçiremez miydi?

Neden bekliyorlar?

Şartların olgunlaşması için mi?..



.

0 yorum: "Suriye Başka Bahara"