İnsanlar ve Hayvanlar

Allah insanlara akıl vermiş, fikir vermiş, zeka vermiş; hayvanlara da vermiş elbette. Ama insanlar kadar değil. Onlara bazı şeyleri biraz daha az vermiş. İnsanlar alet yapmayı, alet kullanmayı becerirken hayvanların çoğunda bu özellik yok mesela. Çok azı alet kullanabiliyor; bazı maymun türleri ağaç dallarını sopa gibi kullanabilirken, ayılar taş atabiliyor/muş.

Biz insanların konuşma özelliği de var. Hayvanlar da çıkardıkları seslerle konuşabiliyor belki de. Yada en azından kendi türleri arasında bir şekilde anlaşabiliyorlar.

Biz ayna vasıtasıyla kendimizi görebiliyoruz. Mesela bir aslanın kendisini -suda yansımasının haricinde- bütünüyle görebildiğini sanmıyorum. Kendi şeklinin bir zürafa, bir fil veya bir zebra gibi olmadığını nasıl biliyor. Başka bir söyleyişle bir zebranın hemcinsi olmadığının nasıl ayrımında?

Hayvanların bizim bilmediğimiz, bildiğimizin çok çok ötesinde akılları, zekaları var mutlaka. Her canlının öğrenince şaşılıp kalınacak müthiş yetenekleri var. Belgesel izlediğinizde görüyorsunuz ve “vay anasına bu da böyle miymiş!” diyeceğiniz şeyler çıkıyor karşımıza. İnsanlar alemi, hayvanlar alemi vs diyoruz ya bizim bilmediğimiz yada çok az bildiğimiz bir düzende tüm canlılar bir nizam içinde yaşam sürdürüp gidiyorlar.

Hiçbir şey göründüğü gibi basit değil. Hepsinde düşününce görülüyor ki Allah'ın verdiği bir hikmet var.

Suat Zobu