pencerenize karartın vururdu ben sokakta dururdum

o cumbalı evinizin balkonundan bakardın

uykusuz geçerdi gecelerim gurur yapar sana diyemezdim

ben ekmek aş yiyemezdim ey yar yiyemezdim

Comments

03 Şubat 2014

İskilip Neden Bir Safranbolu Olmaz?

"İskilip üstünde bir kara bulut,
Ana ben gidiyom, sen beni unut.
..........." der bir İskilip türküsü.

....Ana ben gidiyom...

Gittik, bir çoğumuz gitti uzak gurbetlere ekmek için.

Analarımız bizleri unutmadı ama gördük ki; İskilipli İskilip’i unutmuş. O bırakıp gittiğimiz şehir yok artık..!


* * *

Çocukluk şehrimiz, Yeşil İskilibimiz.

İki-üç katlı, cumbalı; cumbasında ahşap kafesli , o kafeslerin gerisinde nice mutlulukların yaşandığı masal şehrimiz.

İnsana saygılı, doğaya saygılı mimari yapılaşma. Anadolu’da sivil mimarinin gelişebildiği, günümüze aktarılabildiği ender şehirlerden biri.

Daracık, eğri büğrü sokaklarının her dönemecinde farklı bir mimari sürprizle, "ben de buradayım" diyen onurlu başkaldırışı ile karşımıza çıkıveren muhteşem konaklarıyla, Yivlik Suyu’yla, dolması, keşkeği, turşusuyla, bilmem kaç bin yıllık kalesiyle, yoğun gölgeli, tavus kuşlu parkında 25 kuruşa dünyanın en güzel limonatasını içtiğimiz bizim İskilip.

Bedri Rahmi’nin hayran kaldığı şehir. O şehirden ne kadarı kaldı geriye?

70’li yıllarda Meydan Mahallesi’nde ilk 5 katlı apartman yapıldığında herkes yüksekliğine, büyüklüğüne hayran kaldı. Hiç kimse bilmedi ki, o apartman İskilip’in binlerce yıllık kültürel ve mimari birikiminin altına konulan bir dinamit. Sonraki yıllarda o güzelim evler yıkıldıkça yıkıldı, o apartmanlar yapıldıkça yapıldı.

Bizim Safranbolu’dan neyimiz eksikti de güzelim şehrimiz korumaya alınmadı. Beypazarı’nın konakları bizimkilerden daha mı güzel de onlar korumaya alındı, şimdi turizme açılıp Beypazarı, Safranbolu "marka şehir" oldu?


Sayın yetkililer,

Bunca yıkıma, mimarinin, kültürün yok edilmesine göz yumdunuz da, şu Tosya Yolu (Nam-ı diğer Çorum-Kastamonu Yolu)’nun şehrin kalbine bıçak gibi saplanmasına nasıl izin verdiniz?

Bu nasıl bir şehircilik anlayışı, bu nasıl bir imar uygulaması? Bütün şehirlerde transit yollar şehir dışına alınırken İskilip’te neden şehrin ortasından geçer? Şehrin gelişmesine katkı mı sağlayacak? İskilip için ne yapılırsa yapılsın nüfusu buradan öteye gitmez (bunu da kanıksayalım lütfen).

Çayboyu’nun katledilmesi içinizi sızlatmadı mı?

Şehrin dışından gitseydi de Haca’ren (Hacıkarani)’den Uludere’ye gidecek Ahmet Bey arabasıyla 2-3 km fazla yol yapsaydı n’olur du sanki? Ağaç mı kesilecekti? Kaç ağaç kesildiyse sayısınca dikilemez miydi?

Sayın duyarlı kişiler, yaşam kalitenizi yükseltmenize kimse bir şey diyemez. Apartmanınızı, villanızı şehir dışına yapın.


İskilipliler, yetkililer;

İskilip’i neden bir Safranbolu yapmıyoruz, turizme açmıyoruz? Yöresel mimariyi yansıtan, anıtsal nitelik taşıyan yapıları tespit edip korumaya alın. N’olur İskilip’i koruyun, kalanlardan ne kurtarabilirseniz kurtarın. Torunlarımıza miras bir "İskilipcik" kalsın bari.

Lütfen.


Başka İskilip yok, olamaz da geçmiş olsun!..


Sevgiyle kalın.

Mimar Suat ZOBU

Görsel: iskilipliyiz.com

Milliyet Blog: blog.milliyet.com.tr/iskilip-neden-bir-safranbolu-olmaz-/Blog/?BlogNo=375392









0 yorum: "İskilip Neden Bir Safranbolu Olmaz?"